Eş olan bayan eşinin bir süredir ortadan kaybolduğunu iddia etmekte ve boşanmak istemektedir..Kocası ise hac vazifesini ifa ettiğini söylemekte..hatta Bursalı hacılara hediyelik birkaç eşya emanet ettiğini iddia etmektedir…oysaki bu kadar kısa bir sürede hac gibi meşakkatli ve uzun bir yoldan dönmek mümkün değildir…
Kadı kararını verir…hacdan gelecek olan Bursalı hacılar daha şehre girmeden önce toplanıp huzuruna getirilecek ve sorgulanacaktır…
Denilen yapılır…olay doğrudur..gerçekten de adam hac yapmış ve arkadaşlarına hediyelikler emanet etmiştir…dava kapanır…ancak bu kadı’nın içinde ukde olarak kalır ve günlerce düşünmesine vesile olur… 
^^Padişahım…ben o kutuda ne olduğunu bilemem…O kutuya iğne de sığabilir…bir küçük kertenkele de..^^diye cevap verir…Kutuda gerçekten kertenkele vardır ve hayretler içinde kalan padişah onu danışmanı ilan eder…Rüyalarını yorumlatmaya ferman gönderdiğinde bile fermanın içindekiler dahi okunmadan cevabı yazılmıştır…
Üftade Hz.lerinin bir duası vardır…Padişahlar peşin sıra yürüsün diye…Onu ziyarete gelen padişah Hüdai Hzlerini atına bindirir ve peşi sıra yürür…Hüdai Hz sırf hocasının duasını gerçekleştirmek adına bunu yaptığını söyler…
Aziz Mahmut Hüdai Hazretleri mütevazi bir hayat sürdürmüş ve dergahında birçok öğrenci yetiştirmiştir.Bir duası vardır…
^^Beni sevenler..türbemde bir kez dahi gelip fatiha okuyanlar…denizde boğulmasın…ömrü boyunca yokluk yüzü görmesin…^^…
Türbesi Üsküdar’dadır…Allah bir gün ziyaret edip ruhuna fatiha okumayı nasip eder inşallah
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder